Agape danışmanlık merkezi
AnasayfaSite içi arama

Psikolojik Danışmanlık

Çocuk Danışmanlığı

Yarıyıl Tatili Nasıl Değerlendirilmeli?

 

Okulların yarıyıl tatiline girmesi; bir dönem boyunca yeni bilgi ve beceriler kazanmış ve bir çok alanda belirli bir performans sergilemiş olan öğrenciler için bir soluk alma, dinlenme fırsatıdır.

Ancak tatil, öğrencilerin süreçlerinin ve performanslarının değerlendirildiği karne alma ile birlikte başlamaktadır. Karne notu ne olursa olsun bir dönemin bitmesi her çocuk için tatilin başlaması anlamına gelir. Ancak yarıyıl tatilinin gerçekten bir tatil olarak geçirilip geçirilmeyeceğini bir çok faktör belirler. Bunlar; nasıl bir karne ile tatile girildiği, anne babanın karne notuyla ilgili beklentisinin karşılanıp karşılanmadığı ve anne babanın tatil ile ilgili planları (bir telafi ya da daha iyisini yapma çabası) şeklinde sıralanabilir.

Örneğin; beklentileri karşılamayan bir karne ile gelen çocuk için yarıyıl tatili, anne baba tarafından sadece bir telafi fırsatı olarak planlanabilmektedir. Oysa karnesinde kötü notlar bulunan bir çocuğun tatil ihtiyacı, iyi bir karneye sahip çocuğun tatil ihtiyacı ile aynıdır.

İyi bir karne ile gelmiş çocuk için işler daha kolaydır. Yarıyıl tatilini hak etmiştir. Eğer çok mükemmeliyetçi bir anne babaya sahip değilse tatilini dinlenerek ve sadece gerekli olan şeyleri tekrar ederek geçirecektir. İkinci döneme olumlu bir enerji ile başlayacaktır.
 

Hangi aktiviteler çocuklar için yarar sağlar?

Günümüzde öğrenci olmak hiç kolay bir uğraş değil. Tam gün devam eden okul yaşantısı, eve geliş ile uyuma saati arasında kalan sürenin oldukça az olması çocukların gün içinde keyif veren aktiviteler gerçekleştirmelerine engel olmaktadır. Bu nedenle yarıyıl tatili çocukların hem keyif aldıkları aktiviteler yapmalarına hem de anne babalarıyla daha fazla vakit geçirmelerine fırsat sağlayacaktır. Tatilde yapılabilecek bir çok aktivite çocuk ile birlikte planlanıp tüm aile bireyleriyle birlikte gerçekleştirilebilir.

Yarıyıl tatilini aktiviteler yığını haline getirmekten kaçınmak gerekir. Okul dönemi boyunca çocuklar, gün içinde kendi kontrolleri dışında bir çok etkinlik ve aktiviteler gerçekleştirmektedir. Bu nedenle tatillerde hiçbir aktivitenin planlanmadığı boş zamanlara da yer verilmelidir. Boş zaman dilimlerini çocuğun tamamen kendi isteklerine göre kullanılmasına izin verilmelidir.

Akademik becerilerini geliştirmek için düzenlenecek aktiviteler planlanırken; günlük hayatın içinden ve eğlenceli çalışma yöntemleri bulunmalıdır. Örneğin; birinci ya da ikinci sınıf öğrencileri için birlikte yapılacak market alışverişi çocukların sayı kavramı ve okuma becerisini geliştirmek için bir fırsat olarak kullanılabilir.

Çocukların okul arkadaşlarıyla birlikte gerçekleştirebilecekleri aktiviteler düzenlenebilir. Böylece farklı sosyal ortamlar içinde kendilerini görmeleri ve iletişim becerileri geliştirmeleri sağlanabilir.


Yarıyıl tatilinin hedefi ne olmalıdır?

Yarıyıl tatilinde asıl hedef; çocuğun kendisini değerlendirmesini sağlamak, bir başarısızlık söz konusuysa çözüm yolları aramak, bir dönem boyunca yaşanan yoğunluktan kaynaklanan yorgunluğun ve stresin atılmasını sağlamak, dinlenmek, deşarj olmak ve yeni bir dönemi karşılamaya hazır hale gelmek olmalıdır.

Çocuklar tek başlarına kendilerini değerlendiremezler. Anne babaların bir başarısızlık varsa bunun nedenlerini çocuğa uygun sorular sorarak bulmasına yardım etmeleri gerekir. Soruların içeriği çocuğun nedenler üzerinde düşünmesini sağlamalıdır. Yargılamadan ve alaydan uzak olmalıdır.


Anne Babalar neleri yapmaktan kaçınmalıdır?

Bazı anne babalar çocuklarının getirdikleri karne karşısındaki hayal kırıklıklarının ve kızgınlıklarının etkisiyle neredeyse tüm tatil süresini çocuklarını cezalandırmak için kullanabilmekteler.  Kullandıkları ceza yöntemi ise çocuğu saatlerce ders çalışması için zorlamak olmakta. Oysa ders çalışmak bir ceza olarak verildiğinde çocuk için keyif alınabilecek bir şey olmaktan çıkacaktır. Çocukta ders çalışmaya ve okula karşı olumsuz bir duygu gelişecektir. Yaklaşık dört ay boyunca devam etmiş olan bir çok dersin tüm eksiklerini on beş gün içinde kapatmanın çok da mümkün olmadığı unutulmamalıdır.

Anne babanın başvurduğu bir başka yöntem de “Zaten bir dönem boyunca çalışmadın halen bir şey yapmıyorsun”, “Dışarıya çıkman için bunu hak etmen gerekirdi.”, “Odana git ve fen dersinden tüm işlediklerinizi tekrar et.”, “Bu gün hiç ders çalışmadın” gibi benzer cümleleri tatil boyunca tekrar etmektir. Bu cümlelerin hiç biri başarısızlık problemini çözmeyi sağlamaz. Aksine anne baba ile çocuk arasındaki ilişkinin gerilmesine neden olur. Anne baba tarafından bu sözlerin dönem içinde sık sık dile getirildiği düşünüldüğünde başarıyı sağlamada etkili bir yöntem olmadığı zaten görülmektedir.  

Anne babalar yada yakın sosyal çevre içindeki yetişkinler, çocuğun sergilemiş olduğu performansı başka çocuklarla karşılaştırıp kıyaslarlar. Yetenek, ilgi ve beceri olarak bakıldığında her çocuğun kendine özgü bir repertuarı vardır.  Böyle bir kıyaslama çocuğun motivasyonunu arttırmak yerine yetersizlik duygularını harekete geçirecektir. Diğer yandan kıyaslandığı bireyle olan ilişkisi bozulabilecektir.

Çocuğun getirdiği karne bir dönem boyunca bir çok dersten aldığı notun ortalamasıdır. Bu noktada aslında bir çok anne baba için karnenin genel görünümü beklenmedik, sürpriz bir durum değildir. Zayıf olan ders notları için çocuğa kızmak ve cezalandırmak bir çözüm sağlamaz. Onun yerine, varolan başarısızlığın nedenlerini araştırmak, anlamak ve problemi çözüme ulaştırmak için yöntemler aramak gerekir. Başarısızlığın pek çok nedeni olabilir; aile içinde yaşanan dönemsel bir kriz, iletişim zorlukları, çalışma için uygun fiziksel ve ruhsal ortamın sağlanamaması, çocuğun yaşadığı psikolojik sorunlar ya da bir takım öğrenme ve dikkat problemleri gibi.

Anne babaların karne aldığı dönemler çok geride kaldı. O dönemde neler yaşadıklarını  anımsamaları güç olabilir. Belki bunun en iyi yolu güncel bir durumla benzerlik kurmaktan geçebilir. Çalışan bir kişiyi düşünelim. Bir yıllık çalışması sonucunda hak ettiği yıllık izne çıkmak üzereyken kendisine performans değerlendirme zarfı verildiğini düşünün. Aynı zamanda kendisinden tatil dönüşünde performans değerlendirmesinde düşük not aldığı alanları düzeltip gelmesi istensin. Bir yıldır beklediği, keyif almak ve dinlenmek amacıyla planladığı tatil, o andan itibaren bu kişi için planladığı gibi bir tatil olabilir mi?


Anne babalara öneriler

Zaman zaman  okullarda bir dönem boyunca kazanılması hedeflenen bilgi ve becerilerin pekişmesi ve unutulmaması amacıyla yarıyıl tatilinde ödevler verilmektedir. Burada anne babaya düşen görev; çocuğun tatil süresini iyi bir şekilde planlayarak hem dinlenmesini, eğlenmesini sağlamak hem de ödevle ilgili sorumluluklarını yerine getirmesine yardımcı olmaktır.

Karne notu ne olursa olsun yarıyıl tatili çocuğun elinden alınmamalıdır. Öğrenilmiş bilginin unutulmaması için tekrar gerektiği bir gerçektir. Ancak bu hedef gerçekleştirilirken eğlenceli çalışma yöntemleri kullanılmaya çalışılmalı, çocuğun dinlenmesine ve keyif verici aktiviteler yapmasına engel olunmamalıdır.  

İyi bir karneyle gelen çocuğun göstermiş olduğu performans ve elde ettiği başarının dile getirilmesi önemlidir. Fark edildiğini görmek ve olumlu geri bildirim almak çocuk için motivasyon kaynağını oluşturur. Somut bir takım ödüllerin çocuk için çok daha ilgi çekici olduğu gerçektir. Ancak her iki ödüllendirme yöntemini de kullanırken dozu iyi ayarlamak önemlidir. Somut ödülleri çok yoğun olarak kullanmak ya da geribildirimi çok abartılı vermek istenilen etkiyi uyandırmaz. Çocuğun tüm dikkati almış olduğu ödüle yoğunlaşır. İyi bir not almak sadece ödül almanın bir aracı haline gelir.

Kötü bir karneyle gelen çocuğun suçluluk, pişmanlık, üzüntü gibi duyguları yoğun olarak yaşayabileceği gözden kaçırılmamalıdır. Bu duyguların farkında olunduğu dile getirilmeli, her ne olursa olsun ona güvenildiği hissettirilmelidir. Özellikle bunun bir ara karne olduğu ve telafi şansının olduğu vurgulanmalıdır. Bu duygular içindeki çocuğu cezalandırmak ve problemi çözmesi için yardımcı olmamak; çocuğun içe kapanmasına ya da tam tersi agresif davranışlar sergilemesine, özgüven ve davranış problemleri yaşamasına, kendisine zarar verebilecek davranışlar göstermesine neden olabilir. Kötü bir karne almak çocuk için zaten bir cezadır.

Ortada bir başarısızlık durumu varsa başarısızlığın nedenleri üzerinde durulmalı ve çözüm yolları araştırılmalıdır. Okul ve öğretmenle iletişim arttırılmalı, ortaya olumsuz sonuçlar çıkmadan önce neler yapılabileceği konusunda fikir alışverişinde bulunulmalıdır.

Çocuğun gösterdiği performans başka çocuklarla kıyaslanarak ölçülmemelidir. Önemli olan çocuğun kendi içindeki gelişimini görebilmektir.

Başarısızlığın nedenlerini saptamada ya da saptanmış olan nedenlerin çözümlerini bulmada zorluklar yaşanıyorsa yarıyıl tatili bir uzmandan yardım almak için iyi bir fırsat olarak kullanılabilir.

Anne baba her şeye rağmen çocuğunu koşulsuz sevdiğini ve ona güvendiğini hissettirmelidir.

İyi tatiller…

 

M. Meltem CANVER KOZANOĞLU - Uzm.Psikolojik Danışman
AGAPE Danışmanlık Merkezi

* Bu makale Bebeğim ve Biz Dergisi Ocak 2006 sayısında yayınlanmıştır.

Geri Dön
İçeriği Paylaş

Makaleler

Agape danışmanlık merkezi
mavera interaktif