Agape danışmanlık merkezi
AnasayfaSite içi arama

Psikolojik Danışmanlık

Çocuk Danışmanlığı

Çocuklara Sorumluluk Duygusunu Kazandırabilmek İçin Ebeveynler Neler Yapabilir?


Hayatın farklı farklı evrelerinde olan insanlar içinde çok sık dile getirdiğimiz bir kavramdır sorumluluk. Annelik sorumluluklarını yerine getiren bir anne, sorumluluk sahibi bir öğrenci, sorumluluklarını yerine getiren bir eş… bu örnekleri çoğaltmak mümkün. Nedir sorumluluk? Sorumluluk, kişinin kendisinden beklenen görevleri ve yükümlülükleri üstlenebilmesi, yerine getirebilmesi ve olumlu ya da olumsuz sonuçlarına katlanabilmesidir.

Sorumluluk duygusu bireyde kendi kendine gelişemez. Eğitim ve model olma sorumluluk duygusunun gelişmesinde etkili yöntemlerdir. Çocuklar, anne babaların sorumluluklarını yerine getirişlerini ve sorumluluk ile olan ilişkilerini gözlemleyerek bu kavram hakkında bilgi sahibi olabilirler.

Sorumluluk kazanmayla ilgili ilk bilgiler annenin ve babanın anne babalık sorumluluklarını ve karı-koca oluşa ait sorumluluklarını yerine getirişlerini gözlemleme yoluyla kazanılır. Aslında çocuklar dış dünyayı anlamlandırmaya başladığı, bilişsel gelişimlerinin farklılaştığı yaşlardan itibaren sorumluluk duygusu hakkında bir şeyler öğrenmeye başlarlar. Bu nedenle sorumluluk almaya başlamanın yaşı da 4-5 yaşlardan daha önceki yaşlara denk gelir.

Ancak 4-5 yaş sorumluluk duygusunun gelişimi için önemli bir yaş dilimidir. Çünkü bu dönemde çocuklar büyüklerin dünyasını daha fazla algılar ve anlamlandırırlar. Bahçe, sokak, anaokulu gibi yeni yaşam alanlarının içine dahil olmaya başlarlar. Aynı zamanda anne babanın istekleri ve beklentilerinin aynı olmadığını da fark ederler. Bu durum kendi sınırlılıklarının  özgürlüklerinin de neler olduğunu görebilmeleri için iyi bir fırsattır. Sınırlılıklar ve özgürlükler, haklar ve sorumluluklar ile şekillenir.Hem kendisine ait sorumlulukları hem de karşı tarafa ait sorumlulukları fark etmek ve yerine getirmek. Bu birey olabilmenin de bir yoludur. Ancak bu fark ediş bir süreç gerektirir.

Hangi sorumlulukların hangi yaş diliminde verileceği sorusuna genel geçer bir yanıt vermek mümkün değildir. Önemli olan çocuğun takvim yaşı değil, bulunduğu yaş diliminde hangi becerilere sahip olduğunun fark edilmesidir. Örneğin kaşığı kendi ağzına götürebilen çocuğa bu becerisinin gelişebilmesi için kendi kendine yemek yeme fırsatının verilmesi gibi.

Sorumluluk duygusunu geliştirmede aile tutumları da oldukça etkilidir. İki farklı aile tutumu çocukta sorumluluk duygusunun gelişmesini engeller. Bunlardan biri esnek olmayan katı bir yapıya sahip bir yanıyla kontrolcü ve kuralcı aile tutumudur. Bu aile yapısı genellikle neden sonuç ilişiksine endekslidir. Çocuklarının süreç içinde becerilerinin gelişmesine izin vermezler. Çocuklarının hata yapmalarına müsaade etmeyen dolayısıyla çocuklarının olumlu özgüven geliştirmelerini engelleyen ailelerdir. Örneğin; kendi başına yemek yeme becerisine sahip olmasına rağmen etrafı kirletebileceği için çocuğun kendi kendine yemesine izin verilmemesi gibi.

Bu tip aile tutumları ile karşı karşıya kalan çocuklar olumlu bir özgüven geliştiremezler. Sorumluluk alamazlar ve karar verme mekanizmaları gelişemez.

Diğer aile tutumu da kuralların ve sınırların olmadığı dolayısıyla hak ve sorumluluklarında net olmadığı yapılardır. Özellikle günümüzün önemli bir problematiği olan, hiçbir sınırlamanın ve kuralın işletilmediği, kendi hak ve sorumluluklarının farkında olmayan yalnızca kendi istek ve taleplerinin yerine getirilmesine endeksli çocuklar ortaya çıkmaktadır.

Bu çocuklar kurallar ve yasaklarla karşılaştıklarında bu duruma uygun davranış ve beceri geliştirmede daha güçsüz ve zayıf kalabilirler. Aslında çocuğa sınırlar ve kurallar koymamak çocuğun büyümesini de engeller.

Sorumluluk duygusu;

  • çocuğunun gelişiminin farkında olan,
  • varolan becerilerine uygun sorumluluklar verebilen,
  • sorumluluk geliştirebilmesi için çocuğunu destekleyen,
  • model olabilen

ailelerde gelişebilir.

Çocuğa yeni bir sorumluluk kazandırmada anne babalara beş aşamada sorumluluk düşer.

  1. Farkındalık: Anne babalar çocuğunun hangi becerilere sahip olduğunu gözlemlemeli, yaşına ve gelişimine uygun olan sorumlulukları saptamalıdır. “Ayakkabısını bağlayabildiğinden emin olduktan sonra ayakkabısını kendi başına giyme sorumluluğunu vermek gibi.”
  2.  
  3. Bilgilendirme: Çocuktan beklenen sorumluluğun açıklanması, yapılması ve yapılmaması durumunda nelerle karşılaşacağının belirtilmesi gerekir.  Bu konuda çocuğun yüreklendirilmeye ihtiyacı olabileceği unutulmamalıdır. “Sabah kalktığında pijamalarını katlayıp yerine koyabilirsin çünkü sen artık bunu yapabilecek kadar büyüdün, bu senin hoşuna da gidebilir gibi”
     
  4. Takip: Çocuktan beklenen sorumluluk, çocuk için yeni bir durumdur. Her yeni becerinin ya da sorumluluğun gelişebilmesi için de bir süreye ihtiyaç vardır. Anne babanın buradaki görevi çocuğun sorumluluğunu yerine getirip getiremediğini, hangi durumlarda aksattığını gözlemlemektir.
     
  5. Geribildirimverme: Öğrenmede önemli bir aşamadır. Böylece takip evresinin bir değerlendirilmesi yapılabilir. Beklenen sorumluluk uygun şekilde gerçekleştirilmiş ise bu durum çocuğa söylenmelidir. Böylece davranış pekiştirilmiş olacaktır. Eğer bir takım aksamalar söz konusu olmuş ise amaç bunun nedenleri üzerinde düşünmek, konuşmak  ve yeni çözüm yolları üretmek olmalıdır. Yargılama ve eleştiriden uzak olmaya dikkat edilmelidir.
     
  6. Yeniden bilgilendirme: Sorumluluk duygusunun gelişmesi için ilk dört aşamanın yeterli olması beklenir. Ancak bir takım nedenlerden dolayı (bilgilendirmenin yeterli yapılmamış olması, çocuktan beklenen sorumluluk ile becerilerinin uyumsuz oluşu vb. gibi) istenilen sorumluluk kazanılamayabilir. Bu durumda anne babaların yapması gereken beklenilen sorumluluğu gözden geçirerek ilk aşamaya yeniden dönmektir.

Sorumluluk kazandırmada dikkat edilmesi gereken bir noktada “tutum birliği”dir. Anne babanın genel olarak tutum farkları olabilir ancak eğitim konusunda ortak bir tutum sergilemeleri önemlidir.

Sorumluluk temeli çok küçük yaşlarda atılan ancak hayatın her evresinde kendine özgü önemini devam ettiren bir kavramdır. Gelişimi kendiliğinden oluşamaz. Anne babalar hem model olarak hem de eğitmenin sorumluluğunu yerine getirerek çocuklarına sorumluluk duygusunu kazandırabilirler.

Sorumluluk duygusunun kazandırılacağı konulara karar verirken, özellikle aile hayatının gündelik akışı içinde yer tutan bazı etkinlikler de (sofra kurmak vb.) dahil edilmelidir. Böylece çocuk kendisine aile içinde yer bulabilecek ve aidiyet duygusu geliştirebilecektir.

Önemli olan her yeni becerinin kazanılmasında ciddi bir yeri olan sabrın ve güvenin çocuklara gösterilebilmesidir.


Uğur Ozulu - Psikolojik Danışman 
AGAPE Danışmanlık Merkezi

Bu makale Bebeğim ve Biz, sayı:12 Aralık 2007 sayısında yayınlanmıştır.

Geri Dön
İçeriği Paylaş

Makaleler

Agape danışmanlık merkezi
mavera interaktif